19 Aralık 2008 Cuma

Nazende ve Dilsiz

Sorma neden ağlarsın, sanki bilmezmiş gibi. İstersen saklan o kocaman yalanın ardına, ben bütün çulsuzluğumla içtim kendi yalanımı. Şimdi gördüğün serseriyim, senden başka hiçbir şeyi olmayan.
Zaman akar, sen sararsın tüm gözlerimi... Senle izlerim masmavi gökyüzünü,senin kokun gelir en nazlı çiçeklerden ve senin sesin duyulur ulu meşe ağacının dallarından. Senle karşılarım akşamı. Güzel günün ardında senle döner evine anne kuş. Senle örter sımsıcak örtüsünü kızıl tarlaların üstüne dingin rüzgar.
Senle başlar şarkılarına ağustos böcekleri. Eşlik ederim nakaratlarına, adın gezinir her bir susuşta. Çok beklemez, hüzün dolar akşama. Ağlarım, seni vurur yağmur kurumuş dudaklarıma. Ey aşk bırakma beni.
Ben okyanusun ortasında ıssız adamda kendim kadar yerin işgalcisiyim dünyamda. Gittikçe büyüyor varlığın, gittikçe korkuyorum kendimden. Söyletme nazende, ağlatma. Dilsizim sevdanın yamaçlarında.

B.E.

1 yorum:

Ali Sarıgül dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.